5 Ocak 2013 Cumartesi

okuyan kız….


Reading Girl/Alfred Emile Stevens (1823-1906)

kıtaplara olan düşkünlüğüm malum:) Bu resmide çok ama çok seviyorum. kızın kendini kaptırmışçasına kitaba dalmış olması...elbisesi... ayağının altındaki yastık... ve yere düşen ve fark edilmeyen yün yumaği! oturduğu kırmızı kadife koltuk...

bu resim o kadar cok sey anlatiyorki bana. ona bakarken bir iki sey karalamak geldi içimden....

Aklı erdi ereli kitapları cok seviyordu… okumayı bilmiyordu belki o zamanlar ama o kadar cazip geliyorlardıki ona kitaplar… nasıl olurda aynı harflerle bu kadar farklı şeyler ifade edilebilirdi? Nasıl olurda mekan ve zaman farkı olmadan, ırk dil din demeden… zengin fakir fark etmeden insanlar kitaplara bu kadar düşkün olabilirlerdi?
Evlerinde çok kitap yoktu. Babaannesinden kalan eski bir kitaptı eline ilk aldiği. Resimleri olmayan… sayfaları sararmış, geçmişten izler taşıyan… sayfaların kenarlarına birileri bir iki satır karalamış, kimi cümlenin altı çizilmiş, kimi yerde ünlem işareti konulmuştu….
Kitabı ilk eline aldığında büyülenmişti adeta.. kitabın kokusu, elinde duruşu, sayfalarını çevirirken çıkan ses ve etrafı hafifçe saran o geçmişin kokusu… öğrenmeliydi, anlamaliydi yazılanları!
Fazla sürmedi.  Okumayi öğrendi. kitapların büyüsünden birdahada kendini alamadı. Yaşıtları oyun oynarken o kaçar bir kitap eline alır, okurdu. Kimsenin görmediği, kimsenin bilmediği anlarda dalardı kitabların büyüsüne. Okuyunca herşeyi unutuyordu, zamanı, mekanı,  dertlerini , yalnızlığını…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder